Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Pazarlamanın Tarihsel Gelişimi ve Dönüşümü

Pazarlama tarihi, insanlık tarihi kadar eskiye dayandırılmaktadır. 1850’li yıllardan itibaren pazarlama alanı birçok evrimleşme geçirmiştir. Kavramın evrimleşmesinin nedenleri; teknolojinin, özellikle internetin yaygınlaşması, globalleşmenin meydana gelmesi ve insanların eğitim alma sürelerinin artmasıyla bilinçlenmenin artması olarak gösterilmektedir. Bütün bu nedenler neticesinde dünya tek bir Pazar konumuna gelmiştir. İletişim araçlarının gelişimi ile iletişim artmış ve böylece pazarlama kavramı değişim sürecine girmiştir. Geleneksel pazarlama, üretim ve satış kavramlarına vurgunun yapıldığı bir dönemi kapsamaktadır. Geleneksel pazarlamanın temel amacı en uygun ürün, fiyat, dağıtım ve tutundurma karmasını oluşturmaktır. İşletme odaklı bir yaklaşım söz konusudur. Geleneksel pazarlamada ne kadar çok kişiye satış yaparsan o kadar iyi mantığı bulunmakta, dolayısıyla müşterilerin özellikleri, davranışları, yaklaşımları dikkate alınmamaktadır. Müşteri hep geri planda kalmaktadır. Çünkü ü

Kurum İçi ve Kurum Dışına Yönelik Araçlar İçin Yazım İlkeleri

Bir halkla ilişkiler yazarının temel görevlerinden biri kontrol edilen ve edilemeyen bilgileri yönetebilmektir. Halkla ilişkiler uzmanı aynı zamanda yazılı iletişim kanallarına da hakim olmalıdır. Dolayısıyla reklam ve konuşma metinlerini yazabilmek için iyi bir genel kültür birikimine sahip olmak, dili etkili bir şekilde kullanmak gereklidir. Kurumların medya ile etkileşime geçtiği iletişim kanalları 3’e ayrılmaktadır. Bunlar basılı, elektronik ve sözlü iletişim kanallarıdır. Basılı medya, yazılı iletişim üzerinden gerçekleşmektedir. Yazılı iletişim, kurumların halkla ilişkiler faaliyetleri için en çok kullandıkları iletişim türlerinden biridir. Kurumların hazırlamış oldukları gazete, dergi, afiş, el ilanı, broşür, insört basılı iletişime verilebilecek örnekleri oluşturmaktadır. Bu örneklerin hepsi hedefledikleri kitlelere bilgi vermeyi amaçlamaktadır. Yazılı iletişim; kalıcı olduğu, bir bütünlük sağladığı ve üzerinde değişiklikler yapılabildiği için sözlü iletişime oranla daha fazla

Sermaye Birikimi

Sermaye stoku olarak da tanımlanan sermaye birikimi, bir üretimin belli bir zaman dilimindeki ürün ve hizmet üretebilme potansiyeli olarak adlandırılmaktadır. Üretim aşamasında faydalanılan biçimsel unsurların değerinin yanısıra eğitim, AR-GE ödemeleri gibi biçimsel olmayan unsurları da kapsamaktadır. Sermaye birikimi gelişen devletlerin iktisadi gelişmesinde büyük rol oynamaktadır. Marx’a göre ise, “Artı değerin sermaye olarak kullanılmasına ve tekrar sermayeye dönüştürülmesine sermaye birikimi” denilmektedir. Sermaye stokunun, teknolojik ilerlemeler ile yakından bir ilişkisi bulunmakta, istihdam artışı ile teknolojik ilerleme ve sermaye stok unsurları iktisadi büyümenin içinde yer alan önemli faktörler olarak tanımlanmıştır. Kavramın tanımı Adam Smith’e kadar gitmektedir. Smith’e göre uzmanlaşma ve iş bölümünün sağlanması için sermaye birikimi mutlaka olmalıdır. Sermaye birikimi bir ülkenin ekonomisi için öyle önemlidir ki birikimi sağlayan kurumsal oluşumların yıpranmasıyla birli

Avrupa Birliği Bölgesel Politikalarının Genel Çerçevesi

  Avrupa Topluluğu Kurucu Anlaşması'nın Ekonomik ve Sosyal Uyum başlığı altındaki 130A maddesinde bölgesel politikanın ana hedefleri net olarak belirtilmekteydi: bölgeler arası ekonomik farklılıkları azaltmak ve dezavantajlı bölgelerinin kalkınmasına yönelik politikalar üretmek. [1] Avrupa Birliği bölgesel kalkınmayı sağlaya bilmek için birlik içerisinde bazı fonları araçlaştırmıştır.  Bu fonların genel olarak amaçları üç ana başlık altında toplayabiliriz. Geri kalmış bölgeleri yeniden yapılanmasını sağlamak ( bu bölgeler gayri safi yurtiçi hasılası AB ortalamasının %75'inden az olanlar) ; yapısal problemi olan bölgelerin ekonomik ve sosyal uyumunu desteklemek; eğitim, meslek eğitimi ve istihdam sistemlerinin ve politikalarının modernizasyonunu ve uyumunu desteklemek olarak bu üç ana başlığı açabiliriz. [2] Bu amaçları gerçekleştiren dört yapısal fon vardır. Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu (European Regional Development Fund), Avrupa Sosyal Fonu (European Social Fund), Avrupa

Halkla İlişkilerin Sonu Geldi Mi?

28 Mayıs 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “ Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ” PR sektöründe panik etkisi yaratmıştır. Kanunun 61. maddesinin 4. fıkrasında yer alan “ Reklam olduğu açıkça belirtilmeksizin yazı, haber, yayın ve programlarda mal veya hizmetlere ilişkin isim, marka, logo veya diğer ayırt edici şekil veya ifadelerle ticari unvan veya işletme adlarının reklam yapmak amacıyla yer alması ve tanıtıcı mahiyette sunulması örtülü reklam olarak kabul edilir. Her türlü iletişim aracında sesli, yazılı ve görsel olarak örtülü reklam yapılması yasaktır. ” maddesi PR sektöründe bomba etkisi yaratmıştır. Bu endişe  PR açısından yersiz olmalıdır çünkü PR demek, PR ajansının destek verdiği kurumun faaliyetlerini, ürünlerini, sunduğu hizmetleri ikna kabiliyeti ile ilgili mecralara aktarabilmesidir. Bunu yaparken de çalıştığı kurumla ilgili övücü ifadelerin kullanılmamasının gereklidir. Bu işi tamamen ticari bir zihniyette yönetmeye çalışan PR ajanslarının hem itibarı hem de

Bütünleşik Pazarlama İletişiminin Tanımı ve Gelişim Nedenleri Günümüzde Ne Derece Geçerlidir?

Globalleşme ve dolayısıyla teknolojik imkanların gelişimi ile birlikte sosyal, kültürel ve iktisadi alanlarda birçok değişiklik olmuş, bu değişimler pazarlama alanını ister istemez değişime sürüklemiştir. Tüketicilerin artan taleplerine cevap verebilmek adına pazarlama iletişimi kavramı doğmuştur. Pazarlama iletişimi ile tüketicilerin taleplerine cevap verebilmek için etkili bir iletişim kurmak adına çeşitli kanallara iletiler gönderilmesi hedeflenmiştir. Bundan sonraki aşama olan bütünleşik pazarlama iletişimi ise, kurumun hedeflerinin ve faaliyetlerinin tek bir elden bütünlük içinde uygulanmasını sağlamaktır. (Güçdemir, 2004, s.374). Bütünleşik pazarlama iletişiminde, tüketicilere yoğunlaşma vardır. Tüketicilerin davranışları analiz edilerek nasıl bir strateji uygulanması gerektiğini belirler, yatay bir planlama modeline sahiptir. Örneğin bir ürünün promosyonu kadar ambalajı da önemlidir. Temel hedefi tüketici ile bağ kurarak, tüketicinin satın alma faaliyetlerini olumlu yönde etk